Bu sayıda en az bireysel çalışmalar kadar önemli ve giderek unutmaya başladığımız bir olgudan, bunun değeri ve farkındalığından bahsetmek istiyorum; topluluk ruhu!

Kolektif çalışmalar; yani toplu halde yapılan şifa, dilek, meditasyon çalışmaları ve birtakım paylaşımlar kadim toplulukların ve geleneklerin oldukça sık, ustaca ve kendiliğinden kullandığı bir metottu. En basit anlamda; yaslar ve sevinçler birlikte paylaşılır, periyodik olarak ve belli zamanlarda bir alanda toplanılır, hikayeler, anılar canlandırılır, birlikte şükredilir, belli bir olguya, ruh haline, duygu, durum ve kişiye şifa açısından çemberler oluşturulurdu. Bunun sebebi, muhtemelen eskilerin parça bütün etkisi, prensibi ve bağını hem manevi hem içgüdüsel olarak bizden çok daha açık ve net bilmesiydi.

Günümüzde, hayatımızı belki daha kolay, daha özgür, daha hızlı yaşamamızı sağlayan zamanın ruhuna gömülürken pek çok parazit sebebiyle bunu, topluluk ruhu ve belli değerlerle pek birleştiremedik. Alabildiğine bireyselleşirken oldukça kapalı devre kalıp birçok şeyden uzaklaşıp unuttuk ve unutulduk. Oysa ki varoluştaki en önemli şeylerden biri orta yol, itidal yani denge ve topluluk ruhunu gözetmektir. Bu, kalabalığın içinde kendi sesini bulmak, kendi sesinin içinde bütünü görmek için de çok önemlidir. Peki toplu çalışmalar bütüne ve diğerlerine katkı olurken bize kendi yolumuz ve aydınlanmamızda nasıl fayda sağlar?

Birlikte yapılan bir çalışmanın gücü, o alanın karesi ile ölçülür. Bu ne demek; birlikte aynı niyet ve birlik içinde çalışma yapan 3 kişi varsa onların yaydıkları enerji 3 değil, 9 birim demek. Özellikle toplu meditasyon çalışmaları üzerine yapılan bilimsel araştırmalarda da bu konuya dair pek çok örnek bulabilirsiniz.

Toplu şifa çalışması ise 2’ye ayrılır; ilki, pek çok verici kanalın tek kişi ya da şey üzerinde çalışması, diğeri ise, tek verici kanalın birçok kişi üzerinde çalışmasıdır. Buralarda aynı odağı, niyeti, enerji ve duygudaşlığı sağlayıp, canlı tutabilmek önemlidir. Bu tip çalışmalarda alan dediğimiz çok güçlü belli bir ruhsal enerji, akım, endüksiyon açılır. Uzaktan şifalar, uzaktan şifa toplulukları, genelde köklü geleneklerde çok sık rastladığımız Şamanik temelli şifalar, sistemik dizimler mesela, Aile Dizimi bu konuda bir çırpıda aklıma gelenler.

Toplu dilek çemberlerindeyse, sizin kendi dileğinize kendinizin tek başına çalışmasındansa, o dileğe birçok sayıda insanın aynı anda çalışması ya da dua etmesi hem çok daha yoğun bir etki yaratır hem de dileğinizin üzerindeki nefsaniyet perdesini yumuşatıp farkındalığınızı geliştirir. Kolektif ve morfojenik güce benzer şekilde, dünyanın kendi manyetik alanı, enerjileri, çakraları dolayısıyla belli bölge ve noktalarda enerji farklı akar, bunlara ley hattı, enerji kapısı vs. dendiğini biliyorsunuzdur. Fakat bir de çok uzun zamanlar boyunca toplulukların aynı enerjiyle beslediği bazı alanlar vardır, bunlar da benzer etkileri ve açılımları yaratır, hele bir de bu 2 alan birleşirse oralarda çok daha güçlü etkiler söz konusu olur. Semboller, taşlar aklınıza gelen diğer tüm araçları da topluluğun gücü ve etkisine dair düşünebilirsiniz; bunlar da tek başına belli bir kategoride yönlendirilebilse de topluluk ruhu sebebiyle bir arada çalıştırmayı daha çok tercih edebilirsiniz mesela.

Her bir bireysel enerji düşüş ya da yükselişimiz diğerlerini ve bütünü de etkiler. Bu nedenle kişisel düşüşlerime izin versem de kısa tutarım çünkü benim negatif dalgalanma süre ve şiddetimin en yakınım olanlardan başlayarak en uzağa kadar dalga dalga ulaşacağını ve yine onlardan da bana bir şekilde geri döneceğini bilirim. Aynı şekilde içimde sebepsiz bir coşku ve ferahlık ya da darlanma olduğunda da onun bir parçamdan bana yansıdığını bilirim. Bu gaybi atfedilen misafirler karşısında yapabileceğiniz en güzel şeyse yine hissetmek izin vermek ve kaynağına bir teşekkür ya da ışık göndermektir.

Tüm bunların dışında, toplu bir alanda, o alanın yüreklendirmesi ve ruh birliği içinde birbirimize gönlümüzü, deneyim ve hikayelerimizi açabilmenin, destek görmenin, onurlandırmanın muazzam dönüştürücü, tazeleyici, güçlendirici ve neredeyse büyülü bir gücü vardır. Burada negatif bir topluluğun ve çemberin gücünden hiç bahsetmedim, fakat dahil olduğunuzda pozitiften çok daha sirayet edici bir etkisi olduğunu en azından yaşamınızda bir kez de olsa deneyimleyip gözlemleyebildiğinizden hiç şüphem yok. Bir zincirin ya da yumruğun gücü, en zayıf halkası ve parmağı kadar olsa da, bir zincir ve yumruk her zaman tek bir halkadan ve tek bir parmaktan daha güçlüdür çünkü kolektifi taşır. Bu değerler ve bize kattıklarını daha çok hatırlayıp, bir yürek, diz dize, omuz omuza olabilmek hem en çok ihtiyacımız hem de zamanın bizden talep ettiği şeyler. Bunu geçtiğimiz iki üç yıl içinde daha net okuyabildiğimizi umuyor, geniş ve ferah çemberler diliyorum.

Ahu Birlik

www.varolus.com